Günde Ayrı mı Birleşik mi? Ekonomik Bir Bakışla Dildeki Tercihlerin Mantığı Bir ekonomist için her tercih bir maliyettir. Her karar, kaynakların sınırlılığıyla yüzleşmektir. Dil de bu açıdan bir ekonomidir; kelimeler, anlamı üretmek için kullanılan sınırlı kaynaklardır. Bu nedenle “günde ayrı mı birleşik mi?” sorusu yalnızca dilbilgisel bir mesele değil, aynı zamanda bir ekonomik seçim problemidir. Çünkü kelimeler tıpkı paralar gibi değer taşır, harcandıkça anlam üretir ve yanlış kullanıldığında enflasyon yaratır. Dil Ekonomisi: Anlamın Üretimi ve Tüketimi Ekonomi bilimi, kıt kaynaklarla sonsuz ihtiyaçları karşılamanın yollarını arar. Dil de bu prensip üzerine işler: sınırlı sayıda kelimeyle sınırsız düşünceyi ifade etmeye çalışırız. “Günde”…
6 YorumEtiket: bir
Güncelleme Yapmak Ne Demek? Öğrenmenin Dönüştürücü Gücü Üzerine Öğrenme, insanın kendini yeniden şekillendirme sürecidir. Her yeni bilgi, her farkındalık anı, zihnimizde küçük bir güncelleme gibidir. Tıpkı bir yazılımın hatalarını düzeltip daha verimli çalışması gibi, biz de öğrendikçe düşüncelerimizi, davranışlarımızı ve dünyayı algılayış biçimimizi güncelleriz. Bu yazıda, “güncelleme yapmak” kavramını pedagojik bir bakış açısıyla ele alarak, bireysel ve toplumsal öğrenme süreçlerimizdeki yerini tartışacağız. Güncelleme: Değişimle Uyumun Pedagojik Yansıması Güncelleme yapmak, yalnızca bir sistemi yenilemek değil, aynı zamanda değişime uyum sağlamak anlamına gelir. Eğitimde bu, öğrencinin önceki bilgilerini yeni deneyimlerle dönüştürmesiyle gerçekleşir. Jean Piaget’nin bilişsel gelişim kuramına göre öğrenme, asimilasyon (var olan…
8 YorumÖksürük ve Nefes Darlığı: Bedensel Bir Tepki mi, Ruhsal Bir Çığlık mı? Bir Psikoloğun Meraklı Girişi İlk bakışta öksürük ve nefes darlığı, tıbbi birer belirti gibi görünür. Ancak insan davranışlarını ve duygularını çözümlemeye alışkın bir psikolog olarak, bu belirtilerin yalnızca bedensel değil, ruhsal bir çağrının da sesi olabileceğini düşünüyorum. Peki, bu kadar “fiziksel” görünen bir sorun neden bazı insanlarda kaygı, suçluluk veya panik gibi derin duyguları tetikliyor? Bu yazıda, “Öksürük ve nefes darlığı için hangi doktora gidilir?” sorusunu yalnızca tıbbi değil, bilişsel, duygusal ve sosyal psikoloji perspektiflerinden ele alacağız. Bilişsel Psikoloji: Zihnin Bedene Fısıltısı Bilişsel psikoloji, düşüncelerimizin bedenimiz üzerindeki etkisini…
4 YorumYüzdeki Gözenekler Küçülür mü? Siyaset Biliminin Merceğinden Güç, Kontrol ve Görünürlük Bir siyaset bilimci olarak bazen en küçük şeylerde en büyük anlamları ararım. Yüzdeki gözenekler örneğin, sadece biyolojik bir detay değildir; görünürlük, iktidar, beden politikaları ve toplumsal düzenin minyatür bir haritasıdır. “Yüzdeki gözenekler küçülür mü?” sorusu bu açıdan, yalnızca kozmetik bir merak değil; bireyin kendi üzerindeki egemenlik mücadelesini, sistemin birey üzerindeki kontrolünü ve güzellik ideolojisinin siyasi işlevini sorgulayan derin bir metafordur. Bir toplumda birey, iktidarın nasıl işlediğini bedeni üzerinden öğrenir. Devlet, kurumlar ve ideolojiler, cilt kadar görünmez ama bir o kadar da etkilidir. Gözenekler, tam da bu görünürlük ve baskı…
6 YorumKalp Yarası Hikayesi Nedir? Kökeni, Bugünü ve Yarın İçin Bize Ne Söylüyor İtiraf edeyim: “Kalp Yarası”nı ilk izlediğimde sadece bir aşk hikâyesi bekliyordum; oysa hikâye, aile mirasıyla kişisel mutluluk arasında sıkışıp kalmanın, şehirle kırın, gelenekle modernliğin ince çizgisinde yürüyen herkesin hikâyesine dönüştü. Ekran başına her oturduğumda, dostlarla uzun masalarda yapılmış sohbetlerin tadını aldım: “Sevgi mi kazanacak, yoksa asırlık kurallar mı?” gelgitini hep birlikte tartıştık. Gelin, bu hissin nereden geldiğini, bugün bizde nasıl yankılandığını ve yarın nereye evrilebileceğini konuşalım. Kalp Yarası Hikayesi Nedir? (Spoilersız Kısa Çerçeve) “Kalp Yarası”, köklü bir aile düzeninin gölgesinde filizlenen bir aşkın, görünenden çok daha büyük çatışmaları…
8 Yorum“Görme engelli” mi “kör” mü? Dilin yükü, kimliğin hakkı Gündelik dilde kullandığımız iki ifade—görme engelli ve kör—yalnızca kelime seçimi değildir; tarih, siyaset, kimlik ve güç ilişkilerinin kesiştiği bir alandır. Bu yazı, terimlerin tarihsel arka planını, güncel akademik tartışmaları ve etik iletişim ilkelerini özetleyerek, saygılı ve doğru bir dil için pratik öneriler sunar. Tarihsel arka plan: Hayırseverlikten hak temelli dile Antikçağdan Ortaçağ’a uzanan çizgide körlük, kimi dönemlerde “ilahi sınav” ya da “yardım nesnesi” olarak kodlandı; modern dönemde ise tıbbi sınıflandırmalar belirleyici oldu. Aydınlanma ve sanayileşmeyle birlikte, “kusur”u ölçmeye odaklanan tıbbi model dili şekillendirdi. 20. yüzyılın son çeyreğinde yükselen engelli hakları hareketi,…
4 YorumKelimelerin Gücüyle Gerçeği Görmek: “Açık Gözlü Olmak” Üzerine Edebi Bir İnceleme Giriş: Sözün Işığıyla Görmek Kelimeler, insanın dünyayı görme biçimini dönüştüren büyülü aynalardır. Her deyim, sadece bir dil süsü değil, aynı zamanda bir yaşam felsefesi, bir bakışın, bir sezginin kalıplaşmış hâlidir. “Açık gözlü olmak” deyimi de işte bu edebi kristallerden biridir; sadece çevresini dikkatle izleyen bir insanı değil, aynı zamanda bilincin, farkındalığın ve sezgisel zekânın sembolünü taşır. Bu yazıda, edebiyatın derinliklerinden süzülerek “açık gözlü olmanın” ne anlama geldiğini metinler, karakterler ve anlatılar üzerinden çözümleyeceğiz. Deyimin Derin Anlamı: Görmekten Öte Bir Kavrayış Gündelik dilde “açık gözlü olmak”, çoğu zaman uyanık, dikkatli…
8 YorumAnkara Gölbaşı’nın Neyi Meşhur? Tarih, Kültür ve Doğanın Buluşma Noktası Ankara’nın merkezine sadece birkaç kilometre uzaklıkta, suyun huzurla toprağa karıştığı bir coğrafya uzanır: Gölbaşı. Başkentin gürültüsünden uzaklaşmak isteyenler için bir nefes, fotoğrafçılar için bir ilham, yerel halk içinse köklü bir yaşam alanıdır. Peki, Ankara Gölbaşı’nın neyi meşhur? Bu sorunun yanıtı sadece bir yemek ya da bir manzarada değil; doğayla, tarihle ve kültürle kurulan ilişkide saklıdır. Gölbaşı’nın Doğal Kimliği: Mogan ve Eymir’in Sessiz Uyumu Gölbaşı denildiğinde ilk akla gelen kuşkusuz Mogan Gölü ve Eymir Gölü’dür. Bu iki göl, yalnızca Ankara’nın değil, İç Anadolu’nun da ekolojik açıdan en önemli sulak alanlarından biridir.…
6 YorumTOAR Ne Demek? Tarihsel Arka Planı ve Günümüzdeki Tartışmalar Türkçe dilinde zaman zaman karşılaşılan kısaltmalar ve terimler, bazen dilin evrimi ve toplumsal bağlamı ile ilgili derinlemesine bir tartışmayı beraberinde getirebilir. Bu yazıda, sıkça karşımıza çıkan ve tam anlamıyla ne ifade ettiğine dair kafa karışıklığına yol açabilen bir terimi ele alıyoruz: TOAR. TOAR, son yıllarda özellikle eğitim, kültür ve tarih alanlarında sıkça duymaya başladığımız bir kısaltma olarak karşımıza çıkmaktadır. Peki, TOAR ne demek ve bu terim tarihsel olarak hangi kökenlere dayanmaktadır? Günümüzde bu kavram nasıl kullanılmakta ve akademik anlamda nasıl tartışılmaktadır? TOAR’ın Tarihsel Arka Planı TOAR, ilk olarak Türkiye’deki eğitim politikaları…
4 YorumGenel Sekreter Hangi Bölüm? Ekonomik Bir Perspektif Kaynakların Sınırlılığı ve Seçimlerin Sonuçları Üzerine Düşünen Bir Ekonomistin Girişi Ekonomi, kaynakların sınırlılığı ve bu sınırlı kaynaklarla yapılacak seçimlerin sonuçları üzerine kurulu bir bilim dalıdır. Her kararın, bir diğerini etkilemesi ve toplumsal refahı şekillendirmesi, bireysel ve toplumsal düzeyde önemli sonuçlar doğurur. Bu bağlamda, genel sekreterlik pozisyonu, genellikle yönetim, organizasyon ve stratejik kararlarla ilişkilendirilen önemli bir görevdir. Ancak bu görev için hangi bölümün daha uygun olduğuna dair seçim yaparken, bir ekonomist bakış açısının, yalnızca işin teknik yönünü değil, aynı zamanda bu pozisyonun iş gücü piyasasında nasıl yer bulduğunu, bireysel kararları ve toplumsal refah üzerindeki…
8 Yorum